24 Aralık 2007 Pazartesi

Yıldızlar Gökte Kalsın...


Real Madrid'in yine 6-7 yıldızı bir arada oynatmaya çalışıp başarısız olduğu sezonlardan birinde Santiago Barnebau tribünlerine durumu çok iyi özetleyen bir pankart asıldı: "Yıldızlar gökte kalsın"


Barcelona'nın Real Madrid karşısındaki görüntüsü de bu pankartın haklılığını bir kez daha ortaya koydu... Real Madrid'in "Galactico" yıllarından ders almış görüntüsü, Barcelona'nın "gülme komşuna, gelir başına" atasözünün haklılığını ortaya çıkan durumuyla birleşti... Nou Camp yıllar sonra ilk kez Real Madrid karşısında bu kadar ruhsuz, tatsız tuzsuz bir Barcelona seyretti...

Barcelona Teknik Direktörü Rijkaard'ın açıklamaları durumu daha net bir şekilde özetler nitelikteydi: "Yetenek olarak daha iyi olabiliriz... Ama Real Madrid fiziksel olarak bizden daha güçlü bir takım... Onların gücüne karşı koyamadık"

Tüm dünyada 3-4 ekstra örnek dışında olağanüstü yeteneklere sahip futbolcuların ortak özelliği fiziksel mücadeleden fazla hoşlanmamaları... Futbol takımları da eğer istikrarlı bir şekilde iyi sonuçlar elde etmek istiyorlarsa belli bir fizik kapasiteyi sahaya yansıtmak zorundalar... Bu durum tüm takımlar için çok kritik bir soruyu da gündeme getiriyor: "Bir takım kaç yıldız oyuncuyu kaldırabilir?" ya da pankarta dönersek "Yıldızların ne kadarı takıma girsin, ne kadarı gökte kalsın?"...

Barcelona'nın, Real Madrid maçı boyunca hiç hücum pres yapmadığını, sağ kanattan hiç atak geliştirmediğini görünce "yıldızın fazlasının zarar" olduğu görülüyor... Barcelona Henry'nin transferi, altyapıdan da Giovanni Dos Santos ile Bojan Krkic'in gelmesiyle her yanından yıldız fışkıran bir takım haline geldi... Ronaldinho, Etoo, Deco, Messi'yi de düşündüğünüzde böyle bir kadroyu ancak Championship Manager'da hile yaptığınızda bir araya getirebileceğinizi görüyorsunuz... Ama her teknik direktörün rüyası bu kadro Rijkaard'ın kabusu oluverdi... Dünkü maçtaki görüntü çok basit futbol gerçeklerini bir kez daha gözümüze soktu:

1.Yıldızlar koşmaz: Cannavaro'nun bile üç pozisyonda top sürerek orta çizgiye kadar gelmesi durumu özetliyor...

2.Yıldızlar servis bekler: Yıldızlar voleybol takımlarındaki smaçörler gibidir... İyi manşetçilere ve pasörlere ihtiyaçları vardır... Artık ruhunu iyice kaybetmiş Ronaldinho sol kanatta çakılı oynadı ve Xavi ile Deco'dan topu kendisine kadar getirmelerini bekleyip durdu... Topu ayağına aldığında karşısında sakat sakat ve sekerek oynayan Sergio Ramos'un her ikili mücadeleyi kazanması bir yıldız için yüz kızartıcıydı...

3.Yıldızlar öğrenmez: Ronaldinho teknik olarak futbolunun üstüne artık birşey koyamaz... Rijkaard, Ronaldinho ile olan tüm tartışmasında "kendini geliştirmeli, yeni şeylere açık olmalı" diyip durdu... Dünkü maçta anlaşıldı ki Ronaldinho'nun pas trafiğine katkısı, arkadaşlarına boş alan yaratma kapasitesi ve araya sızmalardaki etkisi sıfıra inmiş... Marca'nın maç yorumları arasında "Robinho, Ronaldinho'dan iyi" başlıklı yazıda en önemli maddenin "taktik zekası daha iyi" olması tesadüf değil...

Bu liste daha da uzar gider... Barcelona bu uzun listede en önemli madde olan "yıldız huzursuzluk çıkarır"ı da üç-dört aydır tüm sancılarıyla yaşayan bir takım haline geldi...

Sözün özü: "Thierry Henry ve Messi, dünyadaki her takımı şampiyon yapar... Thierry Henry, Messi, Ronaldinho, Etoo, Bojan, Dos Santos ve Deco her takımda zorlanır"

Hiç yorum yok: